PERİLİ SARAY

İyi perilerin mesken tuttuğu Vadilerimizin en yeşilinde Görkemli bir saray yükseliyordu Bir zaman, Düşünce Han'ın mülkünde. Başı yücelerde – parlak bir saray Orada, mülkünde Düşünce Han'ın! Kanat germemişti melekler böyle Onca güzel yapıların üstüne. Görkemli, yaldızlı, sarı sancaklar Çatısı üstünde dalga dalgaydı (Çok eskidendi bunlar, bütün bunlar Eski zamanlardaydı) Gönül eğliyordu usul bir rüzgâr O tatlı günde Ve sorguçlu, solgun surlar boyunca Taşıyordu kanatlı kokularını. Yolcular mutlu vadiden geçerken Arasında ışıklı pancurların Şekiller görürlerdi devinen Düzgün ezgileriyle bir lavtanın Yöresinde saltanatlı bir tahtın Paraphyrogene'ın oturduğu. Duruşunun heybetinden belliydi Han'ıydı mülkün o, efendisiydi. İnci, yakut kaplı, pırıl pırıldı Kapısı o güzel sarayın Geliyordu bir Yankılar alayı Arasından, ışıklı, akın akın. Görevleri, o tatlı görevleri Yalnızca şakımaktı Dayanılmaz güzellikte bir sesle Ruhunu, bilgeliğini krallarının. Kara giysili uğursuz varlıklar Saldırdılar yüce Han'ın erkine (Yas tutun oy! – yarınların güneşi Doğmayacak o mutsuzun mülküne!) Evinin yöresinde yeşeren utku Artık yalnız bir öykü anlatılan Ve zifiri karanlık bir anıdır Rahmetli çağlardan kalan. Şimdi o vadiden gelip geçenler Arasında kırmızı pancurların Tepinen geniş şekiller görürler Uyumsuz ezgilerin eşliğinde. Hızlı ve ölümcül bir ırmak gibi Solgun bir kapının arasından Sökün eder gudubetler alayı Gülemeyip de gülmekten çatlayan.

Edgar Allan Poe
( 1809 - 1849 )


( Amerika Birleşik Devletleri )

Çeviri : Erdoğan Alkan

Annabel Lee (Şiirler), S. 72-74





ŞİİR PARKI