GAZİ PAŞA'YA AĞIT
- Sana ağıt değil, destan yaraşır. -
Bütün rüzgârlar beni bulmalı şimdi
Şimalden, cenuptan; garptan ve şarktan
Artık süvariler başka seslerle yarışsın.
Bir dağ taşıyorum omuzlarımda,
Haşre dek götüreceğim koşaraktan.
Yiğit Paşam, şanlı Paşam, genç Paşam,
Hasretine dayanması güç Paşam.
Bir çelimsiz ışık dolanır gökyüzünü,
Bulutlar bir beyazdan ürkek, bir siyahtan kavi
Sönmeli bütün ateşleri yeryüzünün.
Uyanılmaz uykulara vardı Paşam
Nefesi daha serin, bakışı daha az mavi.
Hep Paşamın türküsünü söyleyin,
Söyleyin de garip gönlüm eğleyin.
Artık bir güz başlamış, ölümsüz,
Vatan dağlarında çiçekler solmuş.
Bir dalga ebedî seferine başlamış açık denizlerde
Cigarası sönmüş, saati durmuş;
Paşama bir hâl olmuş.
Paşam atlarına binemez artık,
Kuş uçmuş dalına konamaz artık.
Otuz yıl mukaddem kıraç bozkırlarda
Düşüncelerim büyük ve tozlu günlere karışır.
Bir alınıp bir verilen tepelerin ardında
Erkekçe emirlerin peşisıra Paşam,
Bir o yana, bir bu yana dolaşır.
Anlı şanlı, yiğit Paşam, genç Paşam;
Sana ağıt değil, destan yaraşır.
Kurtulsun dört yönün sıkıntısından bakışlarım;
Karalar karalansın, allar allansın.
Muhteşem tak-ı zaferlerin altından
Yedi düvele zafernâmeler yollansın.
Kurtardığı haysiyetin ender yeşilinden,
Bir şahin üstümüzde yüzyıllarla dolansın.
Su dursun; dağ uyansın, efendiler,
Bu gelen Paşamdır, selâmlansın!
Çocuk idim bilemedim kadrini
Şimdi ben ağlamayım da kimler ağlasın!
~ Turgut UYAR ~
Atatürk Şiirleri, TDK, B. Necatigil, S. 148-149
|