Sen hayatının baharını, ben ise kışını yaşıyordum
Ama baharı bekleyen hep ben oldum
Bir hoş sedaydı bütün olanlar
Şimdi bir kırık plak gibi dinliyorum
Sana yakılan bahar türkülerini.
Güzel kokan çiçekler, kırmızı güller vardı
En son koklayan ben oldum
Baharım sensin diyor bu yağmurlar
Bulutlar senden gelen nemli bir göze muhtaç.
Bilemezsin
Ben her baharda senin yağmurlarına hasretim
Öyle bir hasret ki
Özleyeni var, özleneni yok.
Yetmiyor bu sağnaklar bana
Bazen karsın, bazen dolu
Bazen de bir güneş sıcaklığında
Bir çatlak toprak misali sana muhtacım
Muhtaç olduğum zamanlardan daha muhtaç.
Ve şimdi ben bahardan çok uzaklarda
Yaz yağmurlarını beklemekteyim
Bak gör işte
Islanan en son ben oldum yine
Sana ilk muhtaç ama son kavusan
Bir nisan bulutu gibi
Yalnız ve sürgün..
Payıma hep kocaman bir beklemek düştü
Payıma düşen herşeyi erteledim
Yağmurları , bulutları , çorak toprakları..
Sen aynıydın, hep aynı
Tıpkı yatağı değişmeyen ırmak gibi
Suların kimine hayat verirdi,
Kimini de boğardı..
İşte sen böyleydin ve böylesin
Sen hep aynıydın
Her baharda yağıyorsun soluk yüzüme
Ama değişen birşey var
Sen göktesin, ben ise toprakta...