SEVGİ

Bunun üzerine Almitra, "Bize sevgiden bahset.." dedi. Ve o başını kaldırdı, insanlara baktı. Üzerlerine sinen derin dinginliği duyumsadı. Ve yüksek bir sesle konuşmaya başladı: "Sevgi çizi çağırınca, onu takip edin, Yolları sarp ve dik olsa da.. Ve kanatları açıldığında, bırakın kendinizi, Telekleri arasında saklı kılıç, sizi yaralasa da.. Ve sizinle konuştuğunda, ona inanın, Kuzey rüzgârının bir bahçeyi harap edişi gibi, Sesi tüm hayallerinizi darmadağın etse de.. Çünkü sevgi sizi yücelttiği gibi, çarmıha da gerer. Sizi büyüttüğü ölçüde, budayabilir de.. En yükseklere uzanıp, Güneş‘le titreşen en hassas dallarınızı okşasa da, Köklerinize de inecek, ve onları sarsacaktır, Toprağa tutunmaya çalıştıklarında.. Mısır biçen dişliler gibi sizi kendine çeker; Çıplak bırakana kadar döver, harmanlar; Kabuklarınızı, çöplerinizi ayıklar, eler.. Bembeyaz olana kadar öğütür sizi; Esnekleşene kadar yoğurur; Ve Tanrı‘nın İlahi sofrasına ekmek olasınız diye, Sizi kendi kutsal ateşine savurur.. Sevgi bütün bunları, Kalbinizin sırlarını bulasınız diye yapar, Ve bu biliş, Hayat’ın kalbinin bir cüzzünü yaratır.. Ancak korkunun kıskacında, Salt sevginin huzurunu ve hazzını ararsanız, O zaman örtün çıplaklığınızı, Ve sevginin harman yerine adım atın.. Adım atın, kahkahaların tümünün olmadığı, Sadece gülebileceğiniz mevsimsiz dünyaya, Ve ağlayın, ama tüm gözyaşlarınızla değil.. Sevgi hiç bir şey sunmaz, sadece kendisini, Hiç bir şey kabul etmez, kendinde olandan gayri.. Sevgi sahip çıkmaz, sahiplenilmez de; Çünkü sevgi, sevgi için yeterlidir, tümüyle.. Sevdiğinizde, "Tanrı benim kalbimde," yerine, Şöyle deyin, “Ben kalbindeyim Tanrı‘nın.." Ve sanmayın yön verebilirsiniz sevginin akışına, Çünkü sevgi, yolunu kendi çizer, sizi değer bulduğunda.. Sevgi bir şey istemez, tamamlanmaktan başka.. Fakat seviyorsanız ve ihtiyaçların arzuları varsa, Bırakın bunlar sizin de arzularınız olsun.. Erimek ve akmak, geceye şarkılar sunan bir dere misali, Şefkatin fazlasının verdiği acıyı bilip Kendi sevgi anlayışınla yaralanmak, Ve kanamak, yine de istekle ve coşkuyla.. Şafak vakti kanatlanmış bir gönülle uyanmak, Ve bir sevgi gününe daha, teşekkürle uzanmak.. Sessizce çekilmek öğle vakti, sevginin vecdini duymak, Akşamın çöküşüyle de, eve huzurla dönmek.. Ve uyumak, kalbinde sevgiliye bir dua, Ve dudaklarında bir şükür şarkısıyla.."

Halil Cibran
( 1883 - 1931 )


( Lübnan - Amerika Birleşik Devletleri )

Çeviri: Mesut Küçükoğlu Ermiş, S. 12-15

Bu şiiri sesli izlemek için tıklayınız.

SEVGİ

Sonra Almitra dedi ki, "Bize Sevgi'den söz et." Ve o başını kaldırıp oradaki insanlara baktı ve o anda etrafa bir sessizlik çöktü. Ve o heybetli sesiyle dedi ki: Sevginin yolları sarp ve zorlu olsa da Sizi çağırdığında onun peşinden gidin, Çarklarının arasından çıkacak bir kılıç size vurup sizi yaralayabilecek olsada, Kanatlar ısizi sardığında kendinizi ona bırakın. Sesi, tıpkı kuzey rüzgârının bahçeleri darmadağın ettiği gibi düşlerinizi paramparça etse de, Sizinle konuştuğunda ona inanın. Sizi taçlandıracak olan da, çarmıha gerecek olan da sevgidir. Sizi büyütecek olan da, budayacak olan da odur. Boyunuza kadar tırmanıp, güneşte sallanan en ince dallarınıza sarılırken, Toprağa tutunmuş köklerinize kadar inip bu bağlarınızı da sarsabilir. Püsküllerin mısırı sarıp örttüğü gibi o da sizi sarmalar. Sizi soyup çıplak bırakmak için özünüzden ayırır sevgi. Kabuklarınızı soyup sizi özgür bırakır. Bembeyaz olana dek öğütür sizi. Boyun eğdirinceye kadar yoğurur sizi; Ve sonra Tanrının kutsal ziyafetinde kutsal bir ekmek olabilmeniz için kutsal ateşinin içine alır. Tüm bunları yapar size sevgi, siz yeter ki yüreğinizin sırlarını öğrenin Ve bu bilgiyle Yaşam in kalbinin bir parçası olun. Ama eğer korkuya kapılıp yalnızca sevginin huzurunu ve zevkini isterseniz, Önce çıplaklığınızı örtün ve sevginin zorlu yollarından Ne doyasıya gülebileceğiniz ne de doyasıya ağlayabileceğiniz Mevsimsiz bir dünyaya geçmeniz daha iyi olur. Sevgi size kendinden başka bir şey vermez Ve sizden de kendinden başka bir şey almaz Sevgi sizi sahiplenmez ve siz de onu sahiplenemezsiniz; Çünkü sevgi sevgiye yeter. Sevince, "Tanrı yüreğimin içinde" demektense "Ben Tanrının yüreğindeyim" demek daha doğrudur. Sevgiyi yönlendirebileceğinizi düşünmeyin, Eğer sizi buna değer bulursa sevgi size yön verir. Sevginin kendinden mutlu olmaktan öte bir arzusu yoktur. Ancak seviyorsanız ve arzularınız olacaksa şunları seçin derim; Arzunuz sevginin içinde erimek ve geceye şarkı söyleyen bir nehir gibi akmak olsun. Tutkunuz çok sevgi dolu olmanın getireceği acıları bilmek olsun. Kendi sevgi anlayışınızla kendinizi vurmak olsun. Yüreğinizi coşku ve istekle kanatmak olsun. Şafak vakti kanatlanmış bir yürekle uyanmak, Sevgi dolu bir başka güne şükran duymak olsun; Öğle vakti dinlenceye çekilip sevginin coşkusuyla düşünmeye dalmak olsun Evinize akşam saati minnet dolu bir yürekle dönmek olsun, Ve yüreğinizdeki sevgili için dualar ederek uyumak olsun, Dudaklarınızda onu yücelten bir şarkı olsun.

Halil Cibran
( 1883 - 1931 )

Çeviri: Ayşe Berktay Bütün Eserleri 1, Ermiş, S. 70-72




ŞİİR PARKI