GEL GİTME USULCA İYİ GECEYE Gel gitme usulca iyi geceye,
Yaşlılık tutuşup çıldırsın gün kavuşurken;
Bağır, bağır öfkeyle ışığın tükenişine.
Bilgeler gecenin er geç geleceğini bilseler bile,
Şimşek çakmadığı için göklerde onların sözlerinden
Gitmezler usulca iyi geceye.
İyiler vedalaşır ve yeşil bir körfezde
Son direnişlerinin dans edebileceğine ağlarlarken,
Bağırır, bağırırlar öfkeyle ışığın tükenişine.
Güneşi yakalayıp öven azgın kişiler türkülerinde
Onun yasını da tuttuklarını geç öğrediklerinden
Gitmezler usulca iyi geceye.
Ölüm yaklaşıp kör eder gibi onlara gösterince
Kör gözlerin de göktaşı gibi ışıyıp coşacağını sevinçten,
Bağır, bağır öfkeyle ışığın tükenişine.
Ve sen, babacığım, o hüzünlü tepede,
Küfret, kutsa beni taşan gözyaşlarınla içten,
Gel gitme usulca iyi geceye.
Bağır, ağır öfkeyle ışığın tükenişine.
Dylan Thomas ( 1914 - 1953 )
( Galler - Birleşik Krallık )
Çeviri: Cevat Çapan
Çağdaş İngiliz Şiiri Antolojisi, S. 162
GİTME O GÜZEL GECEYE USULCA Gitme o güzel geceye usulca
İhtiyarlık yanmalı ve saçmalamalı gün kapandığında;
Öfkelen, öfkelen ışığın ölümünün karşısında.
Akıllı adamlar, bilmelerine rağmen
karanlığa gömüleceklerini sonlarında,
Sözleri şimşek çaktırmamış olduğu içindir ki onlar
Gitmezler o güzel geceye usulca.
İyi insanlar, son defa ellerini sallarlar,
öylesine ateşli bağırarak.
Faydasız işleri, yeşil bir koyda
dans ediyor olabilir ama onlar da,
Öfkelenirler, öfkelenirler
ışığın ölümünün karşısında.
Güneşi uçarken yakalamış olan vahşi insanlar,
Ve öğrenen, çok geç,
yas tuttuklarını onun yolunda,
Gitmezler o güzel geceye usulca.
Kör gözlerin göktaşı gibi alevlenip ve şenlenmesini
Kör eden bir görme gücüyle gören ağır hasta adamlar da
Öfkelenirler, öfkelenirler ışığın ölümünün karşısında.
Ve sen, benim babam, hüzünlü tepede, orada
Yalvarırım, lanetle ve kutsa beni
şimdi acımasız göz yaşlarınla.
Ama gitme o güzel geceye usulca.
Öfkelen, öfkelen ışığın ölümünün karşısında.
Dylan Thomas ( 1914 - 1953 )
( Galler - Birleşik Krallık )
Çeviri: Bekir Bal
Bu şiiri sesli izlemek için tıklayınız.
|