KIZ KULESİ

Biricikliğin burcunda bir lamba Müebbede mahkûm bir kızlık Hasret duvarına hapsolmuş bir annelik Yalnızlığın somut bir simgesi Gibi mi oluşmuş bu sadelik? Gücünü alıp yasalardan Cengiz Han’ın çadırından Çıkıp gelen ta Çin Seddi’nden Başında mücevher dolu bir sele On yedisinde bir cariye Den kalma bir ünlem mi bu kule? Konuvermiş suların üstüne. Üsküdar açmış feracesini Bir başka âlemin operasından bir arya gibi Kıyılardan yamaçlardan Avaz avaz fışkıran mor pembe bir bahar var Bir de çığlık çığlığa savrulan Bembeyaz martılar! Bir Ukraynalı iri iri açmış gözlerini Seyrediyor süzülen bir şilebin güvertesinden Boğaziçi’ni Kayıyor ard arda köşkler yalılar Kayıyor Mihrimah, Valide, Şemsipaşa, Ayazma Odesa limanına kayıtlı bir gemide bir tayfa Sığınmış ceplerine yoksul elleri İndiriyor içine bir bir o narin minareleri! Boğazda tıkanan bir lokma gibi bir anda Kız Kulesi! - İmdat! Ne Ukraynalı tayfa ne de kimsecikler duyuyor bu sesi Bir yanıt veren olmadı bu güne kadar İnliyor Kız Kulesi! Kozyatağı, 2004

Erdem Bayazıt
( 1939 - 2008 )

Şiirler, Erdem Bayazıt, 6. Baskı, 2010





ŞİİR PARKI