Altınoluk'taki "Yaşama Saygı" panelindeki konuşmacılardan biri de Talat Halman'dı. Çok yönlü konuşmasının bir bölümü yaşlılığın erdemlerine; yaşlanıp da ihtiyarın teki olmamaya ayrılmıştı. Öyle yararlıydı ki! Keşke konuşmasının tümünü alabilseydim buraya ancak yerim kısıtlı.
"Ben yaşlıların tek tek ve birleşik olarak harekete geçmesini istiyorum. Yapılabilir mi? Elbette. Yaşayarak, yaratarak, ecele karşı direnerek, üreterek, aşk duyarak, coşarak." dedikten sonra kimi örnekler verdi:
"Picasso, 90'ında nefis eserler veriyordu... Goethe "Dr. Faustus"u 80'inden sonra kaleme aldı... Verdi, "Otello"yu 73 yaşında, "Falstaff"ı 80 yaşında bitirdi... Sofokles'in "Kral Oedipus"u 80 yaşın eseridir... Mikelanj, 80'li yaşlarında hâlâ yaratıyordu... İngiliz düşünürü Thomas Hobbes, 90'ını geçtikten sonra bile yazdı..."
Elbet hepimiz bu isimler gibi olamayız … Ancak Talat Halman'ın isabetli bulduğu ve bizlerle paylaştığı ABD'li ünlü komedyen George Carlin tavsiyelerinden yararlanabiliriz:
1. "Zorunlu olmayan sayıları çöpe atın: yaş, kilo, boy. Doktorunuz düşünsün onları. Bunun için ücret alıyor sizden.
2. Sadece neşeli arkadaşlarınız olsun. Suratsızlar sizi aşağı çeker.
3. Öğrenmeyi sürdürün: bilgisayar, el sanatları, bahçecilik, ne olursa. Beyniniz âtıl kalmasın. Âtıl kafa, iblisin tezgâhıdır. İblisin adı da, alzheimer'dır.
4. Küçük şeylerden zevk almaya bakın.
5. Sık sık, uzun uzun, vargücünüzle gülün. Soluksuz kalıncaya kadar gülün.
6. Gözyaşları olacaktır. Katlanın, yas tutun - başka yaşantılara geçin.
7. Sevdiklerinizle doldurun çevrenizi - aile, kedi , köpek, kuş, balık, yâdigârlar, müzik, bitkiler, hobiler, ne olursa. Eviniz sığınağınızdır.
8. Sağlığınızın kıymetini bilin. İyiyse üstüne titreyin. Bozuksa düzeltin. Siz kendiniz düzeltemiyorsanız yardım sağlayın.
9. Vicdan azabından uzak durun. Çarşı pazarda gezin, komşu illerde dış ülkelerde dolaşın, ama sakın suçluluk, pişmanlık duygusuna yönelmeyin.
10. Sevdiğiniz insanlara onları sevdiğinizi söyleyin her fırsatta."
"Ve hiç unutmayın ki yaşam, aldığımız soluklarla değil, soluk kesen ânlarla ölçülür " diye bitiriyordu öneriler listesini….
Yaşlılığa ilişkin Talat Halman'ın dikkat çektiği çok önemli bir nokta da şu:
"Ülkemizde 42 yaşında emekli olan kadınlar, 50 yaşında emekli olan erkekler vardır. Ömürlerinin sonraki yirmi, otuz, kırk yılını hiçbir şey yapmadan, sadece emekli maaşı alarak geçiren yüz binlerce insanımız var. Ne korkunç bir beşerî ve iktisadi israftır bu.
Türkiye'mizin emeklilik ve yaşlılık alanında muazzam bir hamle yapması gerekir bence. 70 milyona yaklaşan nüfusumuzun nerdeyse 4 milyonu 65 yaşın üstünde. bunlardan kaçı çalışıyor? Kaçı kendileri için, aileleri için, toplum için yararlı olacak işler yapıyor? Âtıl insanî kapasitemiz, tüyler ürperticidir.
İşsizliğin bir ulusal âfet ölçülerine vardığı günümüzde, elbette 65 yaşın üstündekilerin maaşlı, ücretli çalıştırılması beklenemez. Ama, onların gönüllü gücünü harekete geçiremez miyiz? Nüfusu bizimkinin dört katı olan ABD'deki sivil toplum örgütlerine, hayır etkinliklerine katılanların oranı bizdekinin 4 bin katıdır. Türkiye'de de, aktif yaşamak isteyen, maddi karşılık beklemeden gönüllü çalışmalar yapmaya talip olan yüz binlerce emekli ve yaşlı var. Ama, onlara böyle bir olanak sağlanmıyor.
Bize 'geriatri' reva görülmesin. İdeallerimizle, iyimserliğimizle bizim konumumuz 'ileriatri' olmalıdır. Biz yaşlılar, biz ihtiyar olmayan gençler, geride kalmıyoruz, ileriye yöneliyoruz, ilericiyiz."
İhtiyarlık sözünü, yaşlılık terimini reddeden Talat Halman "İleri yaş" için bir de "ant" hazırlamıştı.
Gönlü genç, aklı dinç yaşamayı seçenlere, işte:
"İleri yaş için Halman'ın 12 andı":
1. Yaşama dört elle, bin yürekle sarılacağım.
2. Aklımı ve aşkımı taptaze tutacağım.
3. Düne inanacağım, bugünü seveceğim, yarına güveneceğim.
4. Aynalara küsmeyeceğim.
5. Varlığımı yararlılığa, yaratıcılığa adayacağım.
6. Hastalığa direneceğim, yorgunluğa teslim olmayacağım.
7. Topluma, insanlığa, doğaya hizmeti sürdüreceğim.
8. Âtıldan ve bâtıldan uzak duracağım.
9. Zevki ve şevki baş tacı edeceğim.
10. Zamanı etkenlikle, üretkenlikle değerlendireceğim.
11. Karanlığa ve karamsarlığa yenik düşmeyeceğim; keyif ve kahkahadan vazgeçmeyeceğim.
12. Son âna kadar sevgiyle, inançla, haysiyetle, iyimserlikle, umutla genç ve dinç yaşayacağım."
Talat Halman'a çok teşekkürler; hepinize iyi Pazarlar.
ZEYNEP ORAL
