O GELİYOR O

Âb zenîd râhrâ hin ki nigâr mîresed Müjde dehîd bâgrâ bûy-ı behâr mîresed

Yollara sular dökün, bahçelere müjdeler edin, bahar kokuları geliyor, o geliyor, o Ay parçamız, sevgilimiz, yârimiz geliyor. Yol verin, açılın, savulun. Beri durun, beri. Yüzü apaydınlık, akpak, bastığı yeri ardında gündüzler gibi bırakarak O geliyor, o. Ay parçamız, sevgilimiz, yârimiz geliyor. Gökler yeryüzünü kapladı, örttü bir anda. Bir anda dört yanı misk gibi bir koku sardı. Bir anda bir velvele, bir kıyamet koptu cihanda. O geliyor, o. Ay parçamız, sevgilimiz, yârimiz geliyor. Bir anda can geldi bağlara, bağlar ışıdı. Bir anda açıldı baktı bağlarda gözler. Bir anda bizde ne gam kaldı, ne dert kaldı, ne keder. O geliyor, o. Ay parçamız, sevgilimiz, yârimiz geliyor. Yayından fırladı ok. Hedefe ha vardı, ha varacak. Bahçeler selâma durdu. Selviler ayağa kalktı. Çayır çimen yollara düştü. İşte konca, ata binmiş geliyor. Biz ne duruyoruz, O geliyor, o. Ay parçamız, sevgilimiz, yârimiz geliyor. Sen bizim yöremize gelirsen göreceksin, ey Şems, Huyumuz sadece susmak olmuş bizim, susmak. Senin güzel gözlerinçin işte canım pusuda. Rahatım kaçtı benim, geceleri uykum kalmadı gitti ama, bak işte o güzel günler yola çıkmış geliyor.

Mevlânâ Celâleddin-i Rûmi
( 1207 - 1273 )

Bugünün Diliyle Mevlânâ, S. 29-30






ŞİİR PARKI