ALTIMDA BİR DÜNYA
Eksiltin beni hayatınızdan
gövdemden aşağı kurşun ve kalemle bir çizik atın
yalnızlığıma dönmek istiyorum bugün
ilk keşfettiğim günkü kadar bakir
ve güzelliği dokunulmamışlığıyla bitişen hüzün
hiçbir gözün yalan söyleyemeyeceğine
inanılan gün kadar
parlak ve katışıksız yalnızlığıma.
Birkaç hayat yaşadım yanıbaşınızda
herbirimize ayrı
ve ağırlığını hep eksik bulacak kadar
kayırılmış zamanlarla geldim
mutlaka dünyayı döndüren insana
rastlayacakmışsına çoğaldıkça eksilen zamanlarla
parmakuçlarınıza her dokunuşumda
duydum bileklerimde aynı serinliği
şölenlerde bitkin, gecelerde uykusuz
ve herhangi bir ilkçağ kadar imanlıydım.
Kalebent karatında sessiz ve öfkeliysem şimdi
ihtimaller içinde yırtık bir yelkenli,
bir hengâme suretiysem
adımı unutarak yaslı
ve çılgınca geziniyorsam
mahyalarında şaşkınlığınızın
birinizin anlamıyla hiçbirinizin anlamı
arasındaki farksızlığı anladığımdandır.
Hey!
Sarhoş kayalıklarda ve istasyon arkalarında
tükettiniz coşkumu
kâinatın altındaki bu hades ülkesinde
yaşamaya mahkûm oluşunuzun
kör kiniyle sevdiniz açık hayat kıldığım sevincimi
'nihil humanum aliena mea est'
eski bir şarkının sözleriydi
vazgeçiyorum artık; eksiltin beni hayatınızdan
yalnızlığımdan dönmek istiyorum bugün,
altımda bir dünya
yabancım olsun size ait ne varsa...
Orhan Alkaya ( 1958 - )
|