YALNIZ SEN DEĞİL

Bu gece tek başıma karanlıktayım affet beni biraz kalbimi dinleyeceğim gerçi ne varsa hürriyet keder aşk bu katı duygulu yürekte hepsi var güneşe karşı ya da toprağın altında saatlerce onları konuştuğumu bilirim ağlamayı unutmuş bu gözler beni affet şu saatte çok şeyler dinlemeni istemiyorum geceden saçların varsın dökülsün omuzlarına elbet dilinden düşmemeli hürriyet şarkıları çünkü seni bağrıma basarken de düşünmüşüm beş kıtada hürriyet adına konuşanları onun uğrunda kaybetti delikanlılar bir bahar gibi çiçeklerle dolu hayatlarını bir bahar gün ışığı ve ıslak yapraklar ilk kez seven bir yüz umutlu bakışlarıyla konuşmaya başladı işte tekrar Bu gece tek başıma ve karanlıktayım ağaçlardan yıldızlardan uzakta kalbe yakın yanan avuçların ve yüzüne dökülen saçlar ben de çok istiyorum aşktan konuşmayı ama Çin’de daha kurtarılmamış şehir var çekik gözleri örgülü saçlarıyla biliniyorlar orada binlerce hektar araziye pirinç ekilir gene binlerce hektar toprağı su basmış derler bütün insanları seven kalbim tekrar konuşacak çok zahmetlerle az kazananlardan yana her sabah güneşle birlikte işbaşı ederler bıçakçı Süleyman ve yeşil tulumbalı Ahmet cömert yürekleri tertemiz bakışlarıyla hikâyesini anlatmışlardır Manavgatlı İsmail’in bir öğle paydosunda ya da soğuk bir akşamüstü çok zaman avutmuştur onları mısralarımız bir cıgara içimi zaman geçmiş çok mu gözlerimi senin yüzünde dinlendirirken yalnız seni değil onları da düşünüyorum elektriksiz kasabalar çıra ışığındaki köyler kilometrelerce yol aşan kamyonlar batının postalarını taşıyor doğu şehirlerine kömür yüklü mavnaları ve emekçi halkıyla severim memleketimin alın teri kokan toprağını bu gece tek başıma ve karanlıktayım biliyorum okyanustan geliyor bu rüzgâr yarın sabah şafakla uyandığım vakit hürriyete ve yaşamaya inandığım için seni tekrar dudaklarından öpeceğim yalnız sen değil bütün insanlar Tuna üzerinde feribot işletenler dok işçisi düşman elindeki köprüleri alan yurtseverler Cherbourg’ta mitralyöze göğüs geren çavuş Henri velhasıl bütün hürriyet savaşçıları sizler en kutsal anılarım arasındasınız.

Ömer Faruk Toprak
( 1920 - 1979 )

Büyük Türk Şiiri Antolojisi 1, S. 536-537





ŞİİR PARKI