GİTMEYECEĞİZ BURADAN

Bin kez daha kolay, daha olanaklı geçirmek bir iğne deliğinden bir kocaman fili, balık avlamak göklerde, toprak sürmek denizlerde sabanla. traktörle, zır zır konuşturmak bir timsahı bin kez daha kolay, daha olanaklı. Ama zorbalığınıza, baskılarınıza güvenip düşünme gücünün ışığını söndürmek ve kendimize çizmiş, olduğumuz yoldan ayırmak halkımızı bir kıl payı, işte bu olanaksız. Sanki biz. Ledda'da, Ramla'da ve Celile'de yirmi bin olamaz şeyiz. Burada, göğüslerinizin üzerinde bir duvar gibi uzanıp kalacağız. Gırtlağınıza saplanmış bir cam parçası gibi burada. Dikenleri yontulmomış bir yabani incir gibi. bir ateş, bir alev fırtınası gibi, gözlerinize bata bata burada. Burada, göğüslerinizin üzerinde bir duvar gibi uzanıp kalacağız. Meyhanelerde bulaşık yıkayarak, doldurarak beylerin kadehlerini, karanlık mutfaklarda yerleri silerek, köpek dişleri gibi sivri dişlerinizden bir lokma ekmek kopararak çocuklarımıza, kalacağız burada. Burada, göğüslerinizin üzerinde bir duvar gibi uzanıp kalacağız. Aç. Çıplak. Güvensiz ve tedirgin. Şiirler söyleyerek. Sinirli sokakları doldurarak gösterilerle ve zındanları gururla. Yeni çocuklar yaparak birbiri ardından, kuduz nesiller gibi yeni çocuklar. Sanki biz. Ledda'da, Ramla'da ve Celile'de yirmi bin olamaz şeyiz. Biz, denizlerine susamışlar. kalacağız burada. Zeytin ve incir ağaçlarının kaybolmuş gölgesine gözümüzü dört açarak. Hamura maya atılır gibi ağaçlar dikerek yeni yeni. Sinirlerimiz buzlar içinde ama yüreklerimiz cehennemler gibi. Biz, eritiriz taşları yanınca içimiz. Gitmeyiz ama, gitmeyiz taş çatlasa. Ve esirgemeyiz hasisler gibi taptaze kanımızı. Bir geçmişimiz var bizim burada, bugünümüz var ve geleceğimiz.

Tevfik El Zeyyad
( 1929 – 1994 )


( Filistin )

Çeviri: A. Kadir - Süleyman Salom

Filistin Şiiri, S. 77-79





ŞİİR PARKI