HAYÂT

Bugün hayâtı, müselsel bir ihtiyâç-ı siyâh; bugün seâdeti, gafil bir iştiyâk ı tebâh; bugün tenefffüsü, yorgun, kadîd bir sürü «Âh!» olan bu cem’iyyet... Bugün zehirlerinin kağr-ı neş’esinde yüzen, bugün doğan çocuğundan terâne beklerken figân duyan beşeriyyet, bu nuhbe-i hilkat, nedir bilir-misin, oğlum?... önünde hârelenen şu mâi safhaya bak: şimdi ansızın seni ben tutub-da fırlatıversem onun derinliğine, düşün biraz ne olur?... Korku bilmesen de, yine tehammül eyliyemez, çırpınırsın, ağlarsın; zavallı kollarının hükmü yok ki kurtarsın! O mâi şey seni yutdukca haykırır, bağırır, fakat halâs olamazsın; omuzlarından ağır, haşin, demir iki el muttasıl itib zedeler; ne çâre yok ineceksin... Bu işte ömr-i beşer. Hayır, bu zehrime sen vâris olma, evlâdım; yarın, ümîd ediyorlar ki, bir genişçe adım, bir atlayış, — ne diyorlardı pek-de anlamadım, — hayâtı kurtaracak; beşer... bu şimdi muazzeb sürüklenen meflûc, adım-adım edecek zirve i halâsa urûc... İnan, Halûk, ezelî bir şifâdır aldanmak! 7 Haziran, 1317

Tevfik Fikret
( 1867 - 1915 )

Rübâb-ı Şikeste ve Diğer Eserleri, S. 392


HAYAT

Bugün hayatı ardarda kapkara isteklerle Bugün mutluluğu aymaz bir yitip gitme özlemi Bugün yorgun soluyan, ipince bir sürü “âh!” ile dolu bu toplum; Bugün ağulanmış bir sevincin kuyusunda yüzen Bugün doğan çocuğundan türküler beklerken Çığlık duyan insanlık, bu baştacı yaratık Nedir bilir misin, oğlum? Önünde dalga dalga Şu mavi döngüye bak; şimdi birden seni ben, Tutup da fırlatıversem onun derinliğine, Düşün biraz ne olur?.. Korku bilmesen de yine, Dayanamaz, çırpınırsın, ağlarsın, Zavallı kollarının gücü yok ki kurtarsın! O mavi şey seni yuttukça haykırır, bağırır, Ama kurtulamazsın; omuzlarından ağır, Sert, demir iki el durmadan itip zedeler; Ve çare yok ineceksin... Bu işte insan yaşantısı. Hayır, bu ağularımı alma sen, çocuğum! Yarın, umudla doludur, bir genişçe adım, Bir atlayış, -ne diyorlardı pek de anlamadım- Hayatı kurtaracak; insanoğlu, bu şimdi ezinçlerle sürüklenen inmeli, Adım adım varacak kurtuluşun doruğuna... İnan, Halûk, öncesi yok bir şifâdır aldanmak!

Bugünkü Türkçe ile, Tevfik Fikret'in deyişine bağlı kalarak söyleyen:

Ceyhun Atuf Kansu ( 1919 - 1978 )

Taha Toros Arşivi, 001508513006


ŞİİR PARKI