TÜRKİYE'M, ANAYURDUM, SEBEBİM, ÇAREM

Ben, kağnılarla yaylılarla büyüdüm geldim Çocuk yüreğimi yakan türküler dinleye dinleye. Mahzun kağnılarla, nazlı yaylılarınla Ve tozlu yollarınla sevdim seni Türkiye! O tezek topladığım kırlar, yaylalar.. Başına oturduğum, ekmek yediğim atandır. Türkiye'm, anayurdum, sebebim, çarem.. Taşına toprağına vurgunluğum bundandır.. Akşam karanlığıyla başlardı kurbağalar Susar gökyüzü kadar, dinlerdim biteviye. Gecemi besteleyen cırcır böceklerinle. Kurbağa seslerinle sevdim seni Türkiye! Bir Peygamber sofrasıydı sofralarımız: Biraz tandır ekmeği, biraz çökelik.. Yoksulluğunla da bağlandım kaldım sana Mecnunlar gibi üstelik. Yağmurlar başlayınca, odalarımız damlardı Dizlerini döve döve ağlardı anam. Şimdi kırk ikindiler boyunca sırılsıklam Küçük kerpiç evlerin çıkmaz aklımdan! Türkiye'm! Hasretim! Kınalı türküm!.. İçiçe güzellik, uç uca kahır Yüreğimi bin parçaya bölseler Her parçası yine seni çağrışır...

Yavuz Bülent Bakiler
( 1936 -         )

Harman, S. 15-16





ŞİİR PARKI