OKULUMUZ
 Okul yerleşim planını görmek için resmi tıklayınız.
Okulu anlatmaya başlamadan önce okula nasıl gittiğimizi anlatmak istiyorum. İlk yıllarda tramvayla, tramvaylar kalktıktan sonra da belediye otobüsüyle gidiyorduk. Ablamla evden Kadıköy İskelesi'ne kadar yürüyor, oradan Bağlarbaşı otobüsüne biniyor, meydanda otobüsten inerek okula yürüyor, akşamları da aynı şekilde eve dönüyorduk. Ancak güzergah üzerindeki Haydarpaşa Lisesi'nin de aynı saatlerde başlıyor ve dağılıyor olması bu otobüsleri zor binilir hale getirmişti. Bunun üzerine okul idaresinin girişimiyle sadece bizim okulumuza ait bir öğrenci otobüsü tahsis edildi. Bu otobüs sabahları belli bir saatte bizi Kadıköy Meydanı'ndan alıyor, okulun kapısına bırakıyor, akşamları da yine okulun kapısından alarak Kadıköy'e bırakıyordu. Evlerinin konumuna ya da tercihlerine göre bazı öğrenciler de okula taksi-dolmuşlarla ya da özel otoları ile geliyorlardı.
Bağlarbaşı meydanından büyük bir arsayla - daha önce top sahası olarak kullanılan bu alan şimdi 4-5 katlı yapılarla dolu - ayrılan okulun kapısından içeri girdiğinizde, önce ortasında oval bir çim alan bulunan geniş bir bahçeyle karşılaşılıyordunuz. Solda tek katlı bir bekçi kulübesi vardı. Onun biraz ötesinde tek katlı yuvarlak bir bina daha vardı ki bu bina o zamanlar müzik dersleri için kullanılıyordu. Tam karşıda orta sınıflarının ve yatakhanenin bulunduğu Bowker Hall ve Barton Hall binaları, sağda ise içinde müdüriyetin ve toplantı salonunun da (auditorium) yer aldığı idare binası, Huntington Hall vardı. Girişin hemen sağında ise bir patikayla ulaşılan ve ÜAKL öğrencileri için çok özel bir yeri olan Kinney Cottage, diğer adıyla Practice House vardı. Binalar isimlerini okula emeği geçen hoca ya da yöneticilerin isimlerinden alıyordu.
 Okul girişi - Barton Hall ve Huntington Hall
Bowker Hall ve Barton Hall birbirine bir koridorla bağlıydı ve bu koridorun altından geçilerek alt bahçeye iniliyordu. Bu bahçede kocaman at kestanesi ağaçları, ağaçların altlarında da ahşap banklar vardı. Sağda lise sınıflarının ve revirin olduğu Martin Hall binası bulunuyordu. Martin Hall diğer binalarla kıyaslandığında oldukça yeni bir binaydı ve binaya merdivenlerle giriliyordu.
Okulun bahçesi teraslıydı. Martin Hall'ün önünden bir kaç basamakla okul kantinin bulunduğu bahçe seviyesine oradan da yine basamaklarla basketbol ve voleybol maçlarının yapıldığı açık spor alanına iniliyordu. Bu alandan yine birkaç basamak inerek beyzbol sahasının, salıncakların ve Teddyball direğinin bulunduğu bahçe bölümüne ulaşıyordunuz. Salıncakların hemen yanında da çamaşırhane de dediğimiz ve iki katlı bir bina olan Emir Konak vardı,
 Martin Hall girişi
Okul kütüphanesi Barton Hall'ün üst katında, etüd salonu (Study Hall) ise "Bowker Hall'in giriş katındaydı. Boş derslerde bu salona gelir, ders çalışırdık. Başımızda bizi gözeten bir hoca ya da üst sınıflardan bir öğrenci olurdu. Ders çalıştığımız bir diğer yer de Barton Hall'ün alt katındaki hamamın girişiydi. Burayı sonradan keşfetmiş, hem birlikte çalışmak ve hem de arasıra sohbet etmek imkanı da bulduğumuzdan tercih eder olmuştuk.
 Gülbün ve Perihan'la hamamda ders çalışırken..
Okulun jimnastik salonu Barton Hall'deydi. Salonun yanında içinde içme suyu bulunan musluklu, kocaman bir su küpü vardı, suyumuzu bu küpten içiyorduk. Okul kantini ise Martin Hall'e bitişik tek katlı büfemsi bir binaydı. Kantinde tost, sandviç, çörekler, çeşitli meşrubatlar, kısacası bir kantinde bulunabilecek herşey mevcuttu. Yemakhane ise Bowker Hall'ün alt katındaydı. İsteyen öğrenciler her ay belli bir ücret ödeyerek orada yemek yiyebiliyorlardı.
 Karlı bir günde okul kantinimiz
İlk yıllarda anneanneciğim öğle yemeklerimizi hazırlayarak sefertaslarına koyuyor, kaloriferler yanıyorsa onları soğumamaları için radyatörün üzerinde bekletiyor, öğle tatili olunca da yiyorduk. Ancak birgün hazırladığı yemeklerimizin üzerine, tüm ısrarlarına rağmen yiyemediğimiz paça suyunu eklemiş ve biz bunu farkedince yemeği yiyemeyerek okuldaki çöp tenekesine dökmüştük. O günden sonra da böyle sürprizlerle karşılaşmamak için sefertası faslını kapattık ve öğle yemeklerimizi okul kantininden yemeye başladık.
 Perihan'la bahçede öğle yemeğimizi yerken
Geçenlerde okulumuzun web sitesine girdiğimde, okulumuzda biz mezun olduktan sonra pek çok değişiklik yapıldığını gördüm. Kinney Cottage ile Martin Hall'ün arasına Morgan Hall binası, eskiden baseball sahasının bulunduğu yere de büyük bir spor salonu inşa edilmiş. Bazı binalara ilave katlar yapılmış, modern bir kütüphane ile bilgisayar laboratuarları kurulmuş. Bu gelişmelerden büyük bir mutluluk duydum. Okulun karma eğitime geçmesi ile bu ayrıcalıklı eğitimden erkek öğrencilerin de yararlanabiliyor olması benim için ayrı bir kıvanç kaynağı oldu.
Okulumuzun Web Sitesi



|
| |